sevgi diyarı > Mesaj Panosu > ** BEN SENİ SEVDİĞİMDE **

** BEN SENİ SEVDİĞİMDE **


GönderenMesaj

Yiğit (ts1112511870)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
307
14 Nisan 2008 Pazartesi 23:44:24
yasmin abla şaka yaptım olurmu öle şey.şaka şaka.vede canan ablama göndermenede sevindim kıskanma gibi algılanmasın.sadce espiri mahayitinde yazdım ablalar ben onu

Yasmin (Yasmini)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
247
15 Nisan 2008 Salı 00:13:24

 

sen ben yok tabi, paylaşımlar zaten birer yıldız değilmi her biri..

 

Abdullah (candaş)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
2062
15 Nisan 2008 Salı 10:48:30

Ne Gerçeksin Ne Rüya



gece her yanı sarmış
ayaza kalmış istanbul;üşüyor
öksüz kalmış ağaçlar;ağlıyor
saçların ayaklarıma dolanmış
gözlerin ellerime kelepçe
bembeyaz bir ferman kalbimde

seni özlüyorum

güneş doğuyor içimde
bir lodos,kucağında bulutlar getiriyor
gözlerim yaşlı anılarla doluyor
küçücük bir kar tanesi avucuma düşünce
gözlerim açılıyor
bir bir gidiyorsun....

Yiğit (ts1112511870)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
307
15 Nisan 2008 Salı 16:29:40
evet sen ben yok ben sadce espirisine söyledim yasmin abla

Yasmin (Yasmini)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
247
16 Nisan 2008 Çarşamba 03:27:23
Bu gece
Yuregime araliksiz batan sozlerinin acisiyla ,
ofkenin kusatmasinda yaziyorum ,sahipsiz kirilganliklarimi…
Beni Dinle/me…
Ne oncesini,ne de soyleyeceklerimi ,bu defa dinle/me…
Sana dogru attigim her adimda,
ustume yikilan duvarin altinda kalmaktan,
(c)atisma icinde gecen dakikalarin,
gece boyu sinirini tasimaktan ,yoruldu ruhum…
Oysa bu degildi ,icimde baslattigim seni kazanma savasinin sonu…
Boyle olmamaliydi..
Umitleri tukenmeye yuz tutmus ses bogumlarindan ,
cikamiyor nefesim…
Inadina zorluyorum onca haykirilmis sozlerin sonrasinda tenimi…
Oysa ozgurluk vaad etmistim sana,kendimi atarak zindanlara..
Zaman kiskaclarini acmis yengec gibi gelirken ustume ustume,
Kekremsi bir ruyanin yorgun tadini yutkunuyorum,
burusturarak yuzumu…
Sessizligin cigliklarina dustum…
Ne yana baksam sen bakiyorsun Kirpiklerimin penceresinden…
Simdi hangi kuytunda susar avazim…
yoruldum…
Hicbir hikayenin kahramani olamayacak kadar uykum var…
Basimi koydugum yastikta ,
yoklugundan olma koca bosluklara dusuyorum hizla…
Ey yaar !..
Gecenin yarisinda ;
Yine bagdas kurmus oturuyorsun kancanagi gozlerime…
Kapak resminde idam ilmegi olan ,
yesilimsi bir kitabin huzun sarisi sayfalarinda ariyorum,
yankisi (c)alinmis sesimi…
Oykunup ustama "sus(may)acak var " diyorum,yakilmis sesimle…
Sussam icimde (k)anarim seni…
Yine de sargisi boldur yaralarimin…
Uzak sehir ozlemleri surtse de bedenimi,
Inadina bekliyorum gelecegimi(zi)…
Dort duvarimda yankilanan tum acilarimi
ve kuflenmis aliskanliklarimi tek hamlede
infaz edecegim o gun…Bunu bil…
Yeter ki sen toplama valizini ve gitme…
Birak inadina daginik kalsin kizil saclarin…
Uzerine sinen agirliklarimla bu gece yarisi ,
Catkapi arala acilarimi…
Dondur beni yasam(in)a…Bak ol(m)uyorum iste…
Icimdeki sevinclerin senli sebeplerini desteliyorum yuregimde…
Ask'a bes kala sancilaniyorum yine,dogumsuz cografyalarda…
Ah yaar!..Yuregimdeki amansiz savasin,
tenimde actigi yaralari gormezden gelme..
"KALBINDEKI SICAKLIGA DUSUR BENI"
usuyorum...
~~netten alıntı~~

Yasmin (Yasmini)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
247
16 Nisan 2008 Çarşamba 03:31:43
burada sabah akşam donmuş bir denizi taşlıyoruz
taşladıkça taşıyor deniz
çocuklar oyunda hile yapan arkadaşlarına
ceza olarak bir parça bu denizden veriyorlar 
akasyalar ve barbunlar bir arada…
ortaçağ anlatıları satıyor uzun yol şoförleri 
mola yerlerinde...
durup ay`a bakıyor kediler ve köpekler 
dolunay akşamları… 
mardinli bir gece istiyor aşıklar hafta içleri 
ve haftasonları italyan rönesansı hakkında konuşuyorlar
mahalle bakkalı yaşlı adam boyuna bir ağacı yontuyor 
biz anlıyoruz ki aşk soyunan bir şehirdir 
susuyoruz ve balkanlar ve ötelerinde yazılmış 
bir şiiri söylüyoruz ege ağzıyla…
kadınlar geçen kıştan, 
kardan sözediyor şiirin sonunda 
biz anlıyoruz ki erimek eski bir şiirin son dizesidir 
atları içeri çekiyorum ve üstünü onlarla örtüyorum 
şimdi daha serin terliyorsun 
bu iyi bir mevsim gibi geliyor sana 
ben dolu vurmuş bir tarlada üstüm başım ay 
bir filmde oynuyorum...seninle  tanışmamışız daha!..
  
(Aşkın ve Suların Öğleni’nden)
 
Doğan Ergül

Yemliha (gülbahçeli)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
5437
16 Nisan 2008 Çarşamba 03:44:55

Yemliha (gülbahçeli)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
5437
16 Nisan 2008 Çarşamba 03:45:37

Yasmin (Yasmini)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
247
16 Nisan 2008 Çarşamba 03:49:08

Ben bitmiş aşklar emanetçisiyim.Yeni çıktım cehennemden yaklaşmayın,yakarım.Yanmış kalbimle sizin kalbinizi de parçalarım!
Bir deniz kadar derin yaralarım.Bakışlarım bir sokak çocuğu kadar ürkek.
Gelmeyin zindan ederim masmavi gökyüzünüzü.Söndürürüm gözlerinizdeki parlayan o yıldızı.
Sevmeyin beni.Daha yeni çıktım bir savaştan.Güçsüzüm,zayıfım şu an,yenilirim.
Biliyor musunuz?Gözlerimden gözyaşları değil kan damlıyor şu an.Kan kokuyor yaşam.
Sevmek acı çekmek mi?
Her savaşta yenik düşmek mi?
Terk edilmek mi?
Biliyorum;gökyüzü kadar güzel bir mavi sevdalıların şehri.Ben oraya hiç gitmedim,oraya hiç uğramadı kalbim.Melek olup uçmak isterdim mavi yüreğimle sevdalıların şehrine.
Kan değil de mavi mavi ağlamak isterdim doyasıya
Ve mavi düşlerimle sevmek isterdim mavi yürekleri.
Ne olur!Ne olur artık ellemeyin benim mavime!!!!!!!!

 

Yasmin (Yasmini)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
247
16 Nisan 2008 Çarşamba 03:57:52

öğle sıcağında şiir yazma bana
gecenin karanlığı ve büyüsü sinmeli mısralarına
gözlerimi kapatabilmeliyim,
gece gözlerimi sana çevirmeli..

bir parça mavilik almalısın denizden
ve bulaştırmalısın yüreğime
öyle parça parça değil
bütün bedenime
hele bir de yağmur yağarsa,
değme keyfime
tut kolumdan sürükle beni../..yapış saçlarıma
dansa kaldır beni

itinayla akıtmalısın isyanlarımı
ve fırlatmalısın uzaklara
öyle yavaş yavaş değil,
bir belayı uzaklaştırırcasına
hele bir de kolların sarmışsa beni,
dokunma sessizliğime
al başımı daya göğsüne../..okşa ruhumu
beni benden istercesine..

öğle sıcağında şiir yazma bana
bekle geceyi
bütün korkuların çekip gitmesini
gizlice../..görünmeden sana gelmemi
bekle gecenin notasız melodilerini
gecikmişliğini
delirmişliğini..

Pelin Onay

Yemliha (gülbahçeli)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
5437
16 Nisan 2008 Çarşamba 21:24:43

Yemliha (gülbahçeli)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
5437
16 Nisan 2008 Çarşamba 21:26:47

Yasmin (Yasmini)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
247
18 Nisan 2008 Cuma 00:37:20



 

Alışmamalıyım
 
 
Sana alışmamalıyım taranmamış bıyıklı adam.
Alışırsam;
Aşk, yerini sevgiye bırakacak. Kıyamam.
Karanlık bulutlar dolaşıyor şehrin üzerinde.
Birazdan, ıslak yağmurlar inecek boş sokaklara.

Kalırsam;
Sen bana sokulacaksın, ben de sana. Kalamam.
Kabaracak aşkın kimyası. Biliyorum.
Ve…nöronlarına ayrılacak.
Önce; terinin kokusuna alışacağım, / sonra da teninin sıcaklığına.
Bir de dudaklarım tiryaki olacak bıyıklarının yumuşaklığına.

Bulutlar dağılıp, yağmurlar dindiği zaman;
Ben, sana alışmış olacağım.
Ama, tutku gitmiş olacak.

Dağınık, taranmamış bıyıklı adam
Dinle…dinle de vazgeç bu sevdadan.
Sana alışırsam!
Neden anlamıyorsun? / AŞK çıkacak aradan.
 
Mine Özdemirtaş
  

Yasmin (Yasmini)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
247
18 Nisan 2008 Cuma 00:43:53

 

 

Ve,
Boşa
Boşluğa
Hiçliğe söylenen o sözlerin
Kanattı içimi de
Öpüşlerin
Çere olamadı.
Umarsızım
Kalabalık, bir yalnızlıkta


Bir yanlışa düşmüşüm ki
Sorma !
Hep keskin yanı
Keser bilirdim, kılıcın.


Kılıç ta yar gibi
Suskunluğu
Ve
Kör yanı ile yaralarmış.


En derin yaralar
Susarak açılırmış
Yüreğin,
Hekim eli ulaşmaz
Ücra ülkelerinde


Ufkumda
Umutlar tükettim
Hoyrat bekleyişlerde,
Güneşler gömdüm sessizce
İçimdeki yangınlara.


Ateşlerden medet umdum
Amansız .


Ayrılıkmış,
İnsanı tüketen
Kağıdı yaralayan
Hep kalem olurmuş




 

Yasmin (Yasmini)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
247
18 Nisan 2008 Cuma 01:09:07

 



 

 

SENİ SANA ANLATACAĞIM

Gel otur yamacıma
Seni sana anlatayım


Ben seni çok eskilerden bilirim
Pırıltısını ruhunun göstermeye geldim


Rüyalarına gireceğim
Aşkı ne kadar özlediğini anlatacağım sana
Aşık olmaktan ne kadar çok korktuğunu
Özlem büyüdükçe nasıl daha çok korktuğunu
Korktukça nasıl umudunu kararttığını anlatacağım sana
Gel sana mutsuzluğuna dokunmanı öğreteceğim


Gel otur yüreğimin kıyısına
Zayıflığını anlatacağım sana
Haykırmak istediğin
Ama içinde sakladığın zayıflıklarını anlatacağım
Sana zayıflıklarını bilmenin
Seni ne kadar güçlendireceğini anlatacağım


Sana senin bildiğinden fazlasını anlatmayacağım
Sadece senin sözlerin
Senin yüreğin
Senin bakışların olacağım
Sana seni göstereceğim
Gel, gece yastığa başını koyduğunda
Kurduğun düşleri anlatacağım
Kurduğun düşlerden ne kadar korktuğunu da göstereceğim
Korkunun sonunun olmadığını fısıldayacağım uykularına


Bunu aslında bildiğini de söyleyeceğim sana
Kaçtıkça, kaçtığın yerde
Daha çok kaçman gereken seni bulacağını da söyleyeceğim
Ne zamandır ruhuna kimsenin dokunmadığını anlatacağım


Gel, sana aşık olanları elinin tersiyle ittiğini
Ama asil aşık olmak istediğini anlatacağım
Aşık olunca nasıl bir nehir gibi deli akacağını
Nasıl bir rüzgar gibi eseceğini anlatacağım
Sel olacağını
Çığ olacağını anlatacağım
Kendini bulmak için ask yolunda
Nasıl yıkıntıların üstünden yürüyeceğini anlatacağım


Bunu senin nasıl da bildiğini
Nasıl yeniden korktuğunu
Bildikçe nasıl da yüreğini gömdüğünü anlatacağım
Geceler boyunca sevişmelere nasıl düş büyüttüğünü anlatacağım


Gel otur ruhumun renklerinin yanına
Anlatacaklarımın seni nasıl korkutacağını anlatayım
Bu yalancı mutluluk oyununu bozacağımdan
Sendeki o gerçek sene dokunacağımdan nasıl korkacağını anlatayım


Sonra sana dair her cümleden sonra
Her korku engelini geçtikten sonra
Zaten senin bildiğin
Bildiğini sakladığın seni ne kadar seveceğini anlatayım sana


Haydi gel kaçışlarını sonlandır
Anlatayım seni sana …..


Gassan Satar

 

Yasmin (Yasmini)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
247
18 Nisan 2008 Cuma 01:50:30

 



Yasmin (Yasmini)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
247
18 Nisan 2008 Cuma 16:42:12

 

 

Bir sevgiyi anlamak

              Bir ömrü tüketir

                               Tüketeceksin...

  

 

 

Mustafa (drakancem)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
4313
18 Nisan 2008 Cuma 21:32:46
kız yolunumu kaybettin

Mustafa (drakancem)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
4313
18 Nisan 2008 Cuma 21:33:59
el salla el salla kol salla kol salla sağ gösterip sol salla bir omuz at sağdan sola

Mustafa (drakancem)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
4313
18 Nisan 2008 Cuma 21:35:21
Dandini dastana dinolar bostana
İyi bak hastana sor beni ustana
El salla el salla, el salla el salla

Sayfa:2 - 3 - 4 - 5 - 6 - 7 - 8 - 9 - 10 - 11İlk sayfa « Geri · İleri » Son sayfa