Gönderen | Mesaj |
|
6 Eylül 2008 Cumartesi
02:16:44
|
|
|
Hayatta ilk önce sevmeyi öğrendim çünkü sevdikçe kendimi hissettiğimi gördüm.
Affetmenin ne olduğunu anladım ve affetmenin aslında yeni insanlar kazandırdığını gördüm birgün geçmişime baktığımda.
Birisini hatırlamanın aslında ufak bir telefon görüşmesi kadar basit olduğunu biliyorum artık.
Aslında bana değer veren insanların çok yakınımda olduğunu fakat gözlerimin çok uzaklarda olduğunu anladım.
Sen benim için önemlisin cümlesinin verilebilecek en değerli hediye olduğunu buldum.
Bir yerden sonra kelimelerin mana ifade etmediğini biliyorum.
Sahilde yürür ve düşünürken birinin de beni düşündüğü duygusu beni sevindiriyor.
Kaçırdığım fırsatların aslında bana yeni fırsatlar yarattığını gördüm.
Yıldızların benim için parladığını görmeyen gözlerim gün geldi hayatımdan kayan yıldızların gömüldüğü maziyi unutması gerektiğini gördü.
Gözlerin kelimelerden daha önemli olduklarını ve yalan söylemediklerini biliyorum artık.
Hayatımda yanımda görmek isrediklerimi yanımda göreceğim çünkü onların bana değer verdiklerini biliyorum.
Telefonun tuşlarına üzüntünün,sıkıntının,mutluluğun,yıkıntının sığdığını gördüm.
Yaşamın yaşamaya değer olduğunu ve İSTERSEM mutlu olacağımı öğrendim.
Benimkiler uzun sürdü tabi yaşayarak öğrendim çünkü.
Ama size söylüyorum işte tarifi burda.
Bilince yaralanmıyor ruh.Benden söylemesi.
|
|
|
6 Eylül 2008 Cumartesi
02:25:36
|
|
|
OLMADI ÇANTAMI KAPIP GELİYİM
|
|
|
6 Eylül 2008 Cumartesi
03:14:27
|
|
|
Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne. O olmazsa yaşayamam.` demeyeceksin. Demeyeceksin işte. Yaşarsın çünkü. Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki. Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın. Ve zaten genellikle O daha az sever seni, Senin O`nu sevdiğinden. Çok sevmezsen, çok acımazsın. Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem. Çalıştığın binayı, masanı, telefonunu, kartvizitini... Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin. Senin değillermiş gibi davranacaksın. Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın. Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın. Çok eşyan olmayacak mesela evinde. Paldır küldür yürüyebileceksin. İlle de bir şeyleri sahipleneceksen, Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin. Gökyüzünü sahipleneceksin, Güneşi, ayı, yıldızları... Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak. `O benim.` diyeceksin. Mutlaka sana ait olmasını istiyorsan bir Şeylerin... Mesela gökkuşağı senin olacak. İlle de bir şeye ait olacaksan, renklere ait olacaksın. Mesela turuncuya, yada pembeye. Ya da cennete ait olacaksın. Çok sahiplenmeden, Çok ait olmadan yaşayacaksın. Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi, Hem de hep senin kalacakmış gibi hayat. İlişik yaşayacaksın. Ucundan tutarak... Can YÜCEL
|
|
|
6 Eylül 2008 Cumartesi
03:15:02
|
|
|
buda can baba`nın reçetesi
|
|
|
6 Eylül 2008 Cumartesi
10:38:06
|
|
|
Sağol Selçuk kardeş desteğin için. Bu reçetelerden biri tutmzasa diğeri tutar artık herhalde. Sarılır yaralar.Artık "keşke"ler bitsin artık "iyiki" zamanı
|
|
|
6 Eylül 2008 Cumartesi
16:44:29
|
|
|
|
|
|
6 Eylül 2008 Cumartesi
22:25:52
|
|
|
en iisi çantanı kap gel..
galiba böle bunalım takılmayı gönlümde istiyor o yüzden..
|
|
|
6 Eylül 2008 Cumartesi
22:27:58
|
|
|
sahiplenmeden sahiplenemiorum..karşımdaki o benim demedikçe o benim diyemiyorum işte..
zaten içimde korku var demek de istemiorum..
|
|
|
6 Eylül 2008 Cumartesi
22:37:56
|
|
|
Seray çıktım yola.Sen kapıyı aç.Birazdan ordayım. Ama ben gelmeden bunalım takılma moduyla vedalaşman lazım.Yoksa yapcak bişi bulabilirmiyiz bilmem
|
|
|
7 Eylül 2008 Pazar
00:41:28
|
|
|
ii geceler arkadaşlar?
|
|
|
7 Eylül 2008 Pazar
09:09:18
|
|
|
Sen bi entersansın seray  
|
|
|
Sahra basak (senanurr)
1468
|
|
7 Eylül 2008 Pazar
12:51:44
|
|
|
ışınlandım ruhlar alemindeyim orda doktora gittim ruhunda hiç yara yok dedi bende dr dedimki ya bende biliyorum ruhumda yara yok estetik için geldim oda dünyaya dön ordaki dr bakar o işe dedi bende dünyadakiler çok para istiyor dedim sen dr ruhuna üfle beleşe yapsın dedim sinsi gülmeyin haaa komiklik olsun diye yazdım
|
|
|
7 Eylül 2008 Pazar
20:27:34
|
|
|
         Yaşam dokuması henüz tamamlanmamış, olağan üstü güzellikte bir duvar halısıdır.
Ve sana ait olan boşluğu yalnız sen doldurabilirsin. İstediğin her şeyi dene.
Birgün sonsuzluğun bulutlarına oturduğunda, ne aklın kalsın ne de kırık bir yürek...!!!!
|
|
|
7 Eylül 2008 Pazar
20:58:54
|
|
|
bütün bunalımı attım sibel dün gelmedin de bugün gel..yapacak çok şey bulabiliriz 
kalbimin kırıklığı bile düzeldi
|
|
|
7 Eylül 2008 Pazar
21:02:50
|
|
|
Alkış sana.Hep böyle iyi ol Seray cım. Hayat üzülerek geçirecek kadar uzun değil.
|
|
|
7 Eylül 2008 Pazar
21:15:12
|
|
|
evet haklısı..hayatın tadını dilediğiince (yanlışlar yapmadan) çıkarmak lazım..
|
|
|
Sahra basak (senanurr)
1468
|
|
7 Eylül 2008 Pazar
22:43:20
|
|
|
merhaba hanımlar boş verin yanlışı yaparkende doğruyu bulacağınıza inanın polyanna
|
|
|
7 Eylül 2008 Pazar
22:51:32
|
|
|
Akarsuya Bırakılan Mektup - incecikti gül dalıydı dokunsam kırılacaktı dokunmadım kurudu-
|
|
|
8 Eylül 2008 Pazartesi
01:39:36
|
|
|
 
|
|
|
8 Eylül 2008 Pazartesi
01:58:01
|
|
|
 
|
|