Gönderen | Mesaj |
|
Sahra basak (senanurr)
1468
|
|
5 Eylül 2008 Cuma
16:36:43
|
|
|
http://img2.blogcu.com/images/l/a/d/ladysah/romantic_sunset_v2_by_beatmastad.jpg
Dostum birden soruverdi: — Bir insanın mutlu olduğu nasıl anlaşılır? şöyle düşünmüş olmalıyım: — Bilmem gözlerinin parlaklığından, neşesinden, belki yüzüne vuran iç aydınlığından.
Dostum hepsini kabul eden ama yeterli bulmayan bir el işareti yaptı: — Bunlar doğrudur. Mutluluk saklanamaz. Mutluluk insanın içinden sızar, bir yerlere girer, orayı değiştirir. Bir de kokusu vardır. Bilir misin mutluluk kokar.
— Mutluluğun kokusu mu? Doğrusu duymamıştım. Dostum anlayışla baktı: — Doğrudur, duymamışsındır. İnsanlar pek fark etmezler. Oysa her ruh halinin kendine özgü bir kokusu vardır. Eğer insanlar koku duygularını kaybetmeselerdi, bunları da bilirlerdi. Ama bir çok şey gibi bunu da kaybettiler. — Yani, önceden biliyorlar mıydı? — Elbette, biliyorlardı. Bak hayvanların birbirleriyle iletişim kurmalarında koku nasıl önemli bir rol oynar.
— Evet ama konuşamadıkları için. Dostum biraz sabırsız, sözümü kesti: — İnsanlar konuştukları için artık kokuya gerek duymuyorlar değil mi? şimdi sen bana insanların konuştuklarını mı söylüyorsun? Artık yanıt vermiyordum. Dinlemeyi sürdürdüm.
Dostum: — Sen de biliyorsun ki insanlar gerçekte konuşmuyorlar. Konuşur gibi yapıyorlar. Öğrendikleri sözcükler var. Birbirlerine onları söylüyorlar. Gerçekte çok azı, çok az zaman için konuşuyor. Onlara da dikkat et, duygu sözcükleri yoktur. Birbirlerine söylemeleri gereken sözleri söylerler. Onun için de çoğunlukla birbirlerini dinlemezler. Gerçekte konuşmayan, gerçekte dinlemeyen insanlar iki önemli iletişim aracını da kaybettikleri için artık anlaşamıyorlar. Koku ve dokunma. İşte gerçek iletişimin iki yolu. İnsanlar ikisini de unuttu. Onu biraz kışkırtmayı denedim: — Şimdi insanların birbirlerini koklamalarını mı söylüyorsun?
Umutsuz ve kırgın bir bakışla baktı: — Keşke ne dediğimi anlasalardı da söyleseydim. Koklamak, öyle incelikli bir duygudur ki, bugünün insanına öğretilmesi gerekir. Zavallı koku alma duygumuz. Öylesine kötü kokularla bozuldu ki, yeniden eğitilmesi gerekiyor. Biliyor musun, insanlar insan kokusunu bile alamıyor.Bir kadının kokusu. Bir erkeğin kokusu. Çocuğun kokusu. Yaşlı insanın kokusu. Umudun kokusu. Bezginliğin kokusu. Hayata kırılmanın kokusu. Mutluluğun kokusu. İnsanlar bütün bunları unuttular. Dokunma da öyle insanlar bunu da unuttu. Bir elin el üstüne konması. Bir omuzun omuza dayanması. Bir sırtın sırta dayanması. Ayakların birbirine sarılması. Bedensel dokunma. Unuttuğumuz ne çok şey var. Günümüz insanını savunmak istedim: — Ama sözcükler var, yazı var. Belki o yüzden unutmuşuzdur.
Dostum biraz dalgınlaştı: — Evet, yalanların aracı sözler, yalanların aracı yazılar. Bir türlü içimizden geleni söylemeyi, yazmayı bilemediğimiz için yalanlarımızın aracı olanlar. Beden yalan söylemez, dokunuşun yalan söylemez. Bunlar gerçekleri iletir. Sadece gerçekleri.
|
|
|
5 Eylül 2008 Cuma
17:13:05
|
|
|
çok güzel bir yazıydı ve katılıyorum hepsine evet öyle bir kokuşmuşluğun ve bireyselliğin içindeyizgi güzel olan tüm duyularımızı kaybetmişiz onun içindirkide çıldırmış bir toplum olmuşuz ve bu bu kadar güzel anlatılabilirdi ancak yüreğine sağlık arkadaş mutlulukları paylaşmak dileğiyle
|
|
|
5 Eylül 2008 Cuma
18:24:42
|
|
|
Baharını kendin getireceksin Tırnaklarınla kazımaya gerek kalmadan güneşi Dağları aşmaya gerek yok mutluluk için Mutluluk sana o kadar yakın ki Uzandığında tutabileceksin onu Mutluluk yaprağıdır bir ağacın Bir bebeğin gülücüğüdür kaygısızca Birbiriyle kenetlenmiş iki eldir. Mazlumun inancıdır mutluluk, geleceğe dair Sıcak bir aş adına, ekmek adına, Bir türküdür mutluluk Acı yüreklerde söylenen. Bir hastanın iyileşme umududur mutluluk Mutluluk iki çekingen dudak arasından sızan Birkaç kelimedir. Sevmektir insanları Hiçbir çıkar gözetmeksizin...
|
|
|
Sahra basak (senanurr)
1468
|
|
5 Eylül 2008 Cuma
23:15:42
|
|
|
tşkr selçuk bey sibelciğim merhaba
|
|
|
5 Eylül 2008 Cuma
23:19:36
|
|
|
merhaba Sahra nasılsın
|
|
|
Sahra basak (senanurr)
1468
|
|
5 Eylül 2008 Cuma
23:23:55
|
|
|
iyi tşkr sen uykusuz ve yorgun valla am iyiyiz demek adettendir
|
|
|
5 Eylül 2008 Cuma
23:36:25
|
|
|
İyi akşamlar arkadaşlar.Çöl yavaş yavaş yeşermeye başladı
|
|
|
Sahra basak (senanurr)
1468
|
|
5 Eylül 2008 Cuma
23:37:53
|
|
|
sahra çölüü
|
|
|
5 Eylül 2008 Cuma
23:43:04
|
|
|
Yok sahra hanım Biraz önce kimse yoktu,bir arkadaşla burası çöle dönmüş esprisi yapmıştık.O anlamda yeşermeye başladı yani kalabalıklaştı.Siz Sahra adınız sahra olsada çölde bir vaha olabilirsiniz yeşiilikler içinde bir kaynak
|
|
|
5 Eylül 2008 Cuma
23:49:04
|
|
|
evet güzelleşiyor burası
|
|
|
5 Eylül 2008 Cuma
23:54:11
|
|
|
guzellım ınsanların oldugu yer her zaman guzeldır
saygılar
|
|
|
5 Eylül 2008 Cuma
23:58:28
|
|
|
Selam Esra iyisin inşallah
|
|
|
6 Eylül 2008 Cumartesi
00:07:40
|
|
|
bılmıyorum sanırım ıyı yım
veya ıyı olmak ıcın ugrasıyoruz
hayt bu ıste zorlastırılıyor her sey
sen nasılsın sıbel
saygılar
|
|
|
6 Eylül 2008 Cumartesi
00:12:27
|
|
|
İyisin iyisin. zorluklar hayatın tadı tuzu işte.Onlar olmasa monotonluğu düşünsene Hiç hoş olmazdı dimi?
|
|
|
6 Eylül 2008 Cumartesi
01:49:21
|
|
|
benim de ruhum yaralı tedavisi var mıı arkadaşlar bana bi çözüm yaratın
|
|
|
6 Eylül 2008 Cumartesi
01:52:58
|
|
|
KEŞKE YARALI RUHLARIN BİR TEDAVİSİ OLSA SERAY HANIM
|
|
|
6 Eylül 2008 Cumartesi
01:54:55
|
|
|
dimi..zaman belki işe yarar sabırla o zamanın geçmesini beklicem bakalım..
|
|
|
6 Eylül 2008 Cumartesi
02:02:05
|
|
|
Şu tarifi bi daha yaziim ben. Arkadaşlar herşeyin tedavisi var.En kolayı da buu
|
|
|
6 Eylül 2008 Cumartesi
02:03:10
|
|
|
ZAMAN HERŞEYİN İLACI İNŞALLAH ZAMAN EN KISA ZAMAN OLUR HERKEZ İÇİN
|
|
|
6 Eylül 2008 Cumartesi
02:12:06
|
|
|
inşallah....
şu tarifi bize de var o zaman sibel..
|
|