|
Gönderen | Mesaj |
|
13 Mayıs 2008 Salı
21:29:31
|
|
|
Yaşamak şakaya gelmez büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın bir sincap gibi mesela, yani,yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbirşey beklemeden, yani,bütün işin gücün yaşamak olacak
Yaşamayı ciddiye alacaksın, yani o derece öylesine ki, mesela,kolların bağlı arkadan,sırtın duvarda yahut,kocaman gözlüklerin beyaz gömleğinle bir labaratuvarda insanlar için ölebileceksin, hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için, hem de hiçkimse seni buna zorlamamışken hem de en güzel en gerçek şeyin yaşamak olduğunu bildiğin halde. Yani öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı, yetmişinde bile,mesela,zeytin dikeceksin, hem de öyle çocuklara kalır falan diye değil, ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için yaşamak,yani ağır bastığından.
NAZIM HİKMET RAN
|
|
|
13 Mayıs 2008 Salı
21:36:18
|
|
|
Aşk yasaklandı artık halka açık yerlerde El tutmak yol açıyor diye hesapsız Susmalara kaldırdık tüm tutuşmaları Yasak kelime oyunu yapmak Yalan söylemek mecburi ve serbest ayyuka çıkmak Artık yağmur sonraları toprak kokmak yok Tomurcuklanmak günah Ve bir insan gözü yüzünden yüz gün art arda uyumamak Kimse ölmesin diye Kimsenin aklında her sevdalı verdiği sözü geri alacak Güneşi ayı ve hatta hiç bir tabiat olayı Şahit gösterilmeyecek hiç bir sevdaya Ne deniyorsa onu atacak kalp Ve süresi 24 saate çıkarılacak meskun mahallerde ağlamanın
|
|
|
13 Mayıs 2008 Salı
21:45:03
|
|
|
Farkında olmaktır aşk Umudunu sürekli açık tutmaktır Başka kimsenin farkında olmadığı ayrıntılar O kadar değerli,o kadar önemlidir ki, Ortada aşk varsa... Yüzdeki ufak bir bulutlanma, Küçücük bir tebessüm, Gözde birikmiş ve her an kendini bırakmaya hazır bir damla yaş, Her zamankinden daha karmakarışık bir ses Arada aşk varsa illaki keşfedilir
|
|
|
13 Mayıs 2008 Salı
21:54:02
|
|
|
paylaşımlar çok güzeller
emegine saglık
|
|
|
13 Mayıs 2008 Salı
21:58:29
|
|
|
Beni Sevmek..! Öyle kolay değildir hayatıma girmek.. ve rüyalarıma girmek çok zorlar insanı..
Sevilmesi zor bir insanımdır.. öyle kolay kolay da alamazsın beni hayatına.. soğuğumdur, cehennem sıcaklığında da olsan senide buz keser sözlerim.. ben öyle kolay kolay sevemem, sevdirmem de kendimi..
...soğuk ile aynı cümle içinde geçer adım.. konuşursam kalp kırarım..
Yürek ister beni sevmek.. aptal da olman lazım benimle olman için.. ben çok zor bir insanımdır.. ne sevmesini bilirim ne sevilmesini... işim gücüm can yakmaktır..
...zalim ile aynı cümlede geçer adım.. konuşursam can acıtırım..
Cesaret ister karşımda durupta sevilmek.. tokat yemiş gibi olursun sevgimden.. mutlu olmasınıda bilmem mesela.. acılardır benim yoldaşım... ve yoldaşım yol ile benim aramda kalır çoğu defa...
...ruhsuz ile aynı cümlede geçer adım.. konuşursam mutluluğunu alırım..
Emek ister, sabır ister beni sevmek... öyle her istediğinide yaptırmam.. dediğim dediktir mesela.. kızarsam soğuk olurum, zalim olurum, ruhsuz olurum...
“...ne biçim bir insan” ile aynı cümlede sıfatım olur adım.. konuşursam ayrılırım...
...beni sevmek, ben olmak ister aslında.. ama bir rüya görürsün, bir melek gelir dünyana... herşey değişir.. ne sen, sen olursun.. ne ben, ben... böyle bir adamı yok etmenin hazzını yaşatırsın...
beni sevmek.. yanımda olmayı istemektir.. sadık olmayı istemektir.. yalandan uzak olmayı istemektir... her daim sevmek, sevilmek istemektir.. beni sevmek, mutlu olmayı istemektir...
...aşk ile özlem ile aynı cümlede geçer adım.. konuşursam çocuk olur ağlarım
|
|
|
13 Mayıs 2008 Salı
22:06:20
|
|
|
tşkler herkese paylaşan yazan
|
|
|
13 Mayıs 2008 Salı
22:07:06
|
|
|
Kimi sevsem, onun hep uzakta bir sevdiği vardı, unutamadığı ilk aşkı ya da onu terk edip giden sevgilisi... Kimi derinden sevsem, o bir başkasını derinden hatırlardı. Öylesine çok sevdim ki onları, başkalarına duydukları sevgiyi anlatmalarını sessizce, içim acıyla kanayarak dinledim. Beni yitirmekten hiç korkmadılar; çünkü onlara göre fazla iyiydim; bu yüzden ilk anda vazgeçilebilirdi benden. Beni terk edenlerden tek bir isteğim olurdu. `Ne olur, bir daha beni aramayın! Çünkü ben kolay unutamıyorum. Çünkü ben size duyduğum o akıl dışı aşk yüzünden keder bahçemi dağıtıyorum.Böyle derdim onlara ama yinede ararlardı beni...soluksuz ve umutsuz kaldıkları bir gece mutlaka akıllarına ben gelirdim...O,iyi sevgili!...
|
|
|
13 Mayıs 2008 Salı
22:08:00
|
|
|
Gül ve Mektup Merhaba, Merhaba uzakların nazlı ve şirin papatyası, Asi ve hırçın bir bulutun fırtınası, Merhaba sılamın mavi rengi, Aksi çiçeğim, doğunun buğulu rüyası, Sırrım ve gizemim, son limanım merhaba.
Tarifini yapmalı yeniden, Seninle sevdanın Ve bu sevdaya Hiç ayrılık, Hiç hüzün, Hiç mutsuzluk, Hiç acı Hiç özlem katmadan Yaşamalı yeniden…
Bir bilsen kaç soru işareti gelip yordu beynimi, kaç tane yarım şiir bıraktım hasrete dair, görseydin kaç geceyi kapımın önünde geçirdim yıldızlara dalarak. Dinlediğim her aşk şarkısına eşlik ettim ve her ayrılık şarkısını, her özlem türküsünü sana hediye ettim. Ağır geldi akşamların yalnızlığı, umudumu kuşların kanadına, umutsuzluğumu toprağa armağan ettim. Kuşlarım sana geldi mi bilmem ama umutsuzlukla başım dertte. Ellerimle bakıp büyütmeliyim, gözümden sakınmalıyım umudumu ve sana saklayabilmeliyim ki sen bulduğun zaman sevincine hazır olabilmeliyim. Yüreğimizde bir nisan yağmuru, tüm heybetiyle oluşan gökkuşağı, hafif ıslanmışız, caddeler boş, yoldayız. Toprak kokusu, tazelik, çiçekler, yan yanayız, zaman durgun bir göl gibi, yürüyorum gelmiyorsun bekliyorum sen yürümeye başlayınca ben gidemiyorum. Nasıl bir rüya bu, hem hiç uyanmadan devam etsin diye bekliyor bir yandan bedenimize hükmedemiyoruz. Kimi günler çocuklar ellerinde güller bana doğru koşuyorlar, gülleri uzatıyorlar, güllere bakıyorum, ne kadar masumlar. Gülleri almak istemiyorum çocuklar üzülüyorlar ama bilmiyorlar ki elime aldığım her gül seni anımsatıyor bana ve ben dallarından kopmuş güllerin hayatlarının kısa olacağını biliyor, kahroluyor, için için ağlıyorum. Çocuklara da seni anlatamam ki, gülleri almıyor çocukların başını okşuyor ve içim buruk gülümsüyorum sana gülümsediğimi düşünerek. Ayrılık ve acı neden hep aşkla beraberdir, neden aşk kedere arkadaşlık eder ve neden aşk, yüreğimize gelirken hasreti ve özlemi yanında getirir ve neden aşkın diğer yüzü hüzündür? Gerçekler acıdır bazen ve acıtır. Aslında gerçeğin kendisi tatsızdır ona acı ya da tatlı olmayı biz emreder ve yükleriz. Bırak acı olsun, biraz hüzün, biraz keder olsun. Acı olgunlaştıracak, hüzün yaramızı kapatacak, keder sevgimizle heder olup yok olacak. Sırrım ve gizemim, Sanırım neşe, mutluluk, sevinç ve heyecan dolu bir mektup olmadı ama yüreğimden oldu, gönlümün en gizli yerinden oldu. Sahte değil saf ve temiz oldu. Olsun be uzakların gülü, saklı bir şehrin saklı maşukuyum ben, yeri gelir böyle dolar, hüznü yazar, yeri gelir sağanak bir yağmur olur neşeyi yazarım. Şairlikte var hani ve her şair biraz divanedir de, sen divaneliğimize, şairliğimize ver. Mutlu kal yağmur bulutu, Sevinç yoldaşın olsun, hüzün bahçene uğramasın. Seni hatırlayan bir kalp her zaman olacak, biliyorsun değil mi? O titreyen gülüşünü hisseden bir yürek var hissediyorsun değil mi? Mekânın uzaklığına rağmen sıcacık bakışını görebilen bir çift göz bu dünyaya kapanıncaya kadar olacak görüyorsun değil mi? Yaşadığını ve varlığını mutluluklarına ekleyecek bir yürek var duyuyorsun değil mi? Neler duymak isterdin şimdi benden? Belki şu an bilemiyorum ama, ne dil seni anlatmaya, ne göz seni görmeye, ne el sana dokunmaya kıyamaz bence. Nadide bir çiçeksin işte böylece gül bahçemde bu yüzden ne veda ediyorum sana, ne hoşça kal diyorum, ne söylememi istersen onu söylediğimi düşün yeter…
|
|
|
13 Mayıs 2008 Salı
22:15:53
|
|
|
Ne zaman kıyısına ilişsem Umut yüklü bir aşkın, Uzadıkça uzuyor mesafeler… Görüyorum, oradasın Uzanıyorum, yoksun… Ve elde kalan hep aynı Sonsuz bir boşluk. Fakat yinede seni Varmışsın gibi düşlüyorum…
Sarılırken, Uzandığım yatakta Biraz daha üşüyerek Yorgana ve yastığa. Tekil sevişmelerin Üzerine yağan kar Titretirken bedenimi. Yinede gözlerimi dikip tavana, Seni baharmışsın gibi düşünüyorum…
Yarıp çıkmışken Yorgun, yenik yüreğimle Nice sevda ablukalarını. Yaralarıma tuz basıyorken şimdi. Her aldanışı, Bir çizik daha atarak Aklımın bir köşesine. Ve gülümseyerek Teslim etmişken geçmişe. Seni yinede zafermişsin gibi düşünüyorum…
Yaşanılan Ve çoğu tüketilmiş şu hayatta Bulunma olasılığını Yüzdeli rakamlarla Örtüştüremediğim kadın… Seni artık ölümmüşsün gibi düşlüyorum
|
|
|
13 Mayıs 2008 Salı
22:24:44
|
|
|
sensizlikle flört etmeyi sen değil sensizlik bilir sesi ses/sensizliği sensizlik bilir
korkma, sana aşkı öğretmeyen kendinin ellerinden tuk! çok ağrımış kendinin, siyah ve ayaz kendinin hep avuttuğum düşler için bana bir gül ver... * bak, palandöken dağlarında karlar erimiş teknelerde kol kola bahar sulara inmiş dağlar için, sular için bana bir gül ver bir gül ver söküldüğüm günler için
-ve önce kendinin ellerinden tut!- * kendimin ellerinden tutunca içimden nehirler gibi akmak geliyor yollara çıkmak, yolculuklara bakmak geliyor geberesiye içip salaş meyhanelerde buralardan böyle ceketsiz kaçmak geliyor
tutunca kendimin ellerinden pusulasız gemilerde yatmak yaşlı ve şefkatli bir azizenin koynunda sabaha dek kıpırtısız susmak geliyor
sevgilim, iyi insan, tutunca ellerimden ömrümün içinden akmak geliyor... * sessizlik sensizliği ezbere bilir sensizlik her şeyi bilir...
korkma, sana aşkı öğretmeyen kendinin ellerinden tut! sonra bana aşkı öğretmeyen kendimin ellerinden;
bak, yıllarım sırılsıklam yağmurlar giymiş günlerin avlusuna yeni yeni çocuklar inmiş dağlar için, sular için bana bir gül ver avuttuğum düşler için bana bir gül ver bir gül pusulasız gemiler, sökülmüş günler için... * ben bütün yeşillerimi inatçı ayazlara çaldırdım sen kendinin ellerinden tut ve kendine benim için bir gül ver...
YILMAZ ODABAŞI
|
|
|
13 Mayıs 2008 Salı
22:25:23
|
|
|
Bizde bilirdik, Sevgiliye karanfil almasını. Lakin aç idik, Yedik karanfil parasını...
Yılmaz Pütün(Güney
|
|
|
13 Mayıs 2008 Salı
22:30:44
|
|
|
Renklerde yaşamak seninle Diyelim ki mavide Gökyüzünün denizle bulustuğu cizgide Turkulerde yasamak seninle Diyelim ki semahta Saz ile sözün buluştugu cizgide Yangınlarda yaşamak seninle Diyelim ki sivas`da Isığın atesle bulustugu cizgide
hayırlı geceler
|
|
|
14 Mayıs 2008 Çarşamba
01:57:53
|
|
|
ben bütün yeşillerimi inatçı ayazlara çaldırdım sen kendinin ellerinden tut ve kendine benim için bir gül ver...
çok güzel bir şiir değilmi, bende çok beğenirim..
yüreğine kalemine sağlık sevgili Yiğit..
Sevgilerimle..
|
|
|
14 Mayıs 2008 Çarşamba
11:44:12
|
|
|
Bizde bilirdik, Sevgiliye karanfil almasını. Lakin aç idik, Yedik karanfil parasını...
işte bu ya harika bir söz
|
|
|
14 Mayıs 2008 Çarşamba
11:46:32
|
|
|
günaydın elvan
|
|
|
14 Mayıs 2008 Çarşamba
11:48:48
|
|
|
he ondan işte )
|
|
|
14 Mayıs 2008 Çarşamba
11:52:39
|
|
|
Günaydın arkadaşlar
Elvan nerelerdesin sen kayıp
|
|
|
14 Mayıs 2008 Çarşamba
14:58:26
|
|
|
|
|
|
14 Mayıs 2008 Çarşamba
17:19:09
|
|
|
bir şarkısın sen ömür boyu sürecek
dudaklarımdan yıllarca düşmeyecek
|
|
|
14 Mayıs 2008 Çarşamba
17:19:43
|
|
|
ne güzel manzara
|
|
Mesaja cevap yazmak için gruba üye olmanız gerekmektedir.
|
|