Gönderen | Mesaj |
|
21 Eylül 2008 Pazar
01:27:06
|
|
|
Bu Aşk Nasıl Bişey ?
Pişmiş tavuğun başına gelmedi Şu deli başıma gelenler. Bir çift göz yüzünden hepsi Bilmez miyim? Ben..ki akıllı geçinirim, Kendimce.. Ama anlayamam, Bu aşk nasıl şey..
Herkeste var bu gözler.. Kiminde yeşil,kiminde siyah Kiminde kahve rengi. Ela kiminde.. Kiminin ki mavi, Mavi mavi masmavi..
Kedide de var kuşta da, Tavşanda da var,filde de, Bende bile var.. Anlamıyorum, Bu aşk nasıl şey?
Nedir bu işteki gizem, Bunca güzel göz içinde Akıl karımı? Bir çift göze yanmak.. Bu aşk nasıl şey?
Düşünürken İçmeden sarhoş olmak, Islanmak yağmurlarda Ve bundan keyif almak, Şarkılar söylemek ,
Sabahın kör vaktinde Kargalar yapmamışken Daha kahvaltısını, Şiirler yazmak Oturup hece hece.. Gözyaşını meze edip hasrete, Zırıl zırıl ağlamak, Kıvranmak gece gece. Varlığında sevinmek, Bu aşk nasıl şey?..
Anlayamıyorum, Almıyor aklım..
|
|
|
21 Eylül 2008 Pazar
10:47:51
|
|
|
               
|
|
|
21 Eylül 2008 Pazar
11:54:52
|
|
|
Hayırlı pazarlar
|
|
|
21 Eylül 2008 Pazar
13:03:50
|
|
|
selam arkadaşlar
AŞK NASIL BİRŞEY ANNE??
aşk nasıl bir şey anne? oda senin gibi sevebilir mi? hiç incitmeden koklayıp hiç kırmadan sımsıkı sarılabilir mi? hep benimle hep yüreğimde terkedecek olan o son nefese kadar yanıbaşımda kalabilir mi?
aşk nasıl bir şey anne? saçlarımı senin gibi tarayabilir mi? o anda bestelenmiş bir ninniyle yüreğimi sonsuz bir huzur içinde uyutabilir mi? oda senin gibi öper oda senin gibi koklar oda senin gibi sevebilir mi?
aşk nasıl bir şey anne onunda elleri nasırlı mı? hayata tutnmaktan parmakları yorgun tırnakları kırık mı? uykusuz gecelerimde oda benimle beraber sancılanır mı? ben senin kadar anlar mı?
aşk nasıl bir şey anne anne sözcüğü kadar sonsuz anne öpücüğü kadar tatlı mı? aşk,anne kadar yüce anne kadar canan mı?
aşk nasıl bir şey anne? yokluğu senin yokluğuna benzer mi? ağlatır mı acıtır mı kalbimi? kapanmayan bir yara gibi sızlatıp durur mu ciğerlerimi?
aşk nasıl bir şey anne? sana benziyor mu? aşkta senin gibi sevgiden anlıyor mu?
aşk nedir anne? sende aşk olmasa ben olurmuydum?
|
|
|
21 Eylül 2008 Pazar
15:01:17
|
|
|
Abii Koş gel OLm bu sefer ne var? abi buraya baq ne var olm ya aBi kıza bak Ulan bıktım senin bu kız merakından Abi cok güzel dur bi Hakkaten güzel diğerlerine benzemiyor Sence gözleri lenslimidir bilmem Orginal Duruyor THe Orginal hehe OrginaL orGinal Çok güzelmiş hemde Çok cici BAkıyor ewet abi Slm versekmi acaba?? Verelim ya Konuşurmu benimle O fabrikatör necmi beyin kızı bense bir tamirciyim. abi sen Yine Türk fLimi modundasın hehe ewt bu kız hem Güzel HEm cici HEmde seqer ölüyorum aynı sehırde yasıyoruzz ve ben senı gormuyorum sanırım kor olmusum
|
|
|
21 Eylül 2008 Pazar
15:25:07
|
|
|
Elvancım bu harika şiirlerin sırrı benim..Daha ne olsun
|
|
|
21 Eylül 2008 Pazar
19:26:32
|
|
|
Arkadaşlar gerçekten aşk acısı çekiyorsanız bu yazının her satırını mutlaka okumanızı tavsiye ediyorum. Tabii ki yazmak kolay önemli olan gerçekten yaşamak. Ama yazıda gerçekten çok iyi En iyisi okuyun yorumu size bırakıyorum..
Ayrıldınız. Belki terk edildiniz belki aldatıldınız. Yada şartlar birlikte olmanızı engelledi aranıza mesafeler girdi. Sebebi ne olursa olsun bitti işte.İçiniz yanmaya acı çekmeye başladınız. Aşk acısı deyip geçmeyin. Bu sorun ölümcül bile olabiliyor. Kalp krizi riskini %35 artırıyor.
KABULLENMEK : Bahanelere Kanmayın
Aylarınızı yıllarınız verdiniz ona. Ama bir gün ansızın gitti. Durup durup ağlıyorsunuz. Bir teselli arıyorsunuz tutunacak dal bulmaya çalışıyorsunuz.Belki de acınızı içki kadehleriyle paylaşıyorsunuz. Hatta ölümü bile düşünüyorsunuz. Bilmelisiniz ki ne terk edilen ilk insansınız nede son. Bu acı başkaları tarafından da defalarca yaşandı. Her aşk acısı çeken ölmeyi tercih etseydi mezarlıklar sadece aşktan ölen insanlarla dolardı. Siz bu acıyı yenebilirsiniz. Hem “insan sadece bir kere aşık olur” sözüne de inanmayın. Sizi eskisinden çok daha fazla mutlu edecek bir aşk her an karşınıza çıkabilir.
Aşk acısını yok etmenin ilk yolu ayrılığı kabullenmektir. Gidenin artık geri dönmeyeceğini kabul ettiğiniz an yolun yarısını geçmişsiniz demektir. Ancak ayrılığı kabullenebilmek için hiçbir açık kapı bırakmamanız gerekir. Bunun için de terk eden sevgilinin size sunduğu ayrılık bahanelerinin gerçekte ne anlama geldiğini çok iyi anlamalısınız. Çünkü gidenler genellikle öyle bahane gösterir ki siz onun haklı olduğunu bile düşünürsünüz ve “Belki geri döner” umudunu hiç kaybetmezsiniz. Siz aylarınızı hatta yıllarınızı onu bekleyerek tüketirken o çoktan başka aşklara yelken açmıştır bile.Gelin bu bahanelere ve gerçek anlamlarına bir göz atalım :
Bahane : Benim biraz zamana ihtiyacım var Anlamı : Direkt olarak “Bu aşk bitti” demeye cesaret edemeyenlerin başvurduğu bir bahanedir.Bunu söyleyen kişi zaman içinde aramalarını azaltacak iletişimi kopartacak ve “Bitti” bile demeden ortadan kaybolacaktır.
Bahane : Senin sevgine layık bir insan değilim Anlamı : Bu bahaneyi söyleyen kişi genellikle uçarı gönüllü heyecan arayışındadır. Büyük olasılıkla sizinle heyecan olsun diye birlikte olmuştur ve ayrıldıktan çok kısa bir süre sonra bir başkasıyla birlikte olacaktır.
Bahane : Biz seninle ayrı dünyaların insanlarıyız Anlamı : Aşk zaten iki farklı dünyanın bir araya gelmesidir.Farklılıklar aşkı zenginleştirir sevgililerin birbirine keşif sürecini uzatır. Bu da aşkın daha uzun ömürlü olmasını sağlar. Bunu bu şekilde algılamak varken bir ayrılık gerekçesi olarak ortaya atmak saçmalıktan başka bir şey değildir. Bu bahaneye inanırsanız kendiniz değiştirmeye başlarsınız. Sırf o gidiyor diye hiç sevmediğiniz yerlere gider hiç istemediğiniz kişilerle görüşürsünüz. Ama çabalarınız nafiledir. Ağzınızla kuş tutsanız faydası olmayacak.
Bahane : Ailem ikimizin ilişkisine karşı çıkıyor. Anlamı : Aşkı engelleyecek hiçbir güç yoktur. Kim hangi gerekçeyle karşı çıkarsa çıksın aşk yaşar. Hatta bu engeller aşkı daha tutkulu bir hale dönüştürür.Bu bahanede de gerçeklik payı olabilir. Ama ailesi karşı çıktığı için aşkından vazgeçen kişi zaten sevgili olamaz. Bu yüzden üzülmeyin. Sizinleyken mangalda kül bırakmayan “Senin için her şeyi yaparım” diyen kişinin karizması bir anda çizilmiştir. Sakın “Biz birbirimizi seviyorduk ama ailesi araya girdi” diye düşünmeyin.
Bahane : İlişki adına ben bir şey göremiyorum Anlamı : İşte en kişiliksiz bahane. Muhtemelen bunu söylemeden bir süre önce sizi aramamaya telefonlarınıza cevap vermemeye buluşmak istediğiniz zaman türlü bahaneler bulmaya başlamıştır. Büyük olasılıkla da sizden kalan bu boş zamanı yeni sevgilisiyle doldurmaktadır. Bu bahaneyi uyduran sizinle geçirdiği zamanları ilişki olarak görmeyen kişi bırakın sevgiliyi arkadaş olmaya bile layık bir insan değildir. İyi ki kurtuldunuz.
Ayrılığın gerçek sebebini öğrendiniz. Şimdi bir durum değerlendirmesi yapın. Gerçek sebepleri saklayıp sizi böyle sudan bahanelerle terk eden birinin geri döneceğine inanıyor musunuz hala ? Dönmeyecek. O kendine çoktan yeni bir hayat kurdu bile. O halde siz hala ne duruyorsunuz ?
|
|
|
21 Eylül 2008 Pazar
20:13:40
|
|
|
cok dogru tek bır kelımesı bıle hata degıl tskler canan bu paylasımın cok guzel
saygılar
|
|
|
21 Eylül 2008 Pazar
21:19:21
|
|
|
yorumlar için herkese tşk ederim
|
|
|
22 Eylül 2008 Pazartesi
09:10:42
|
|
|
|
|
|
22 Eylül 2008 Pazartesi
11:27:24
|
|
|
Çok mu Görüyorsun? Durakta oturup hayallerinin otobüsünü mü bekliyosun Gelmeyecek bir yolcunun karanlığına mı sürükleniyorsun
Hatıraların sitem dolu sözlerine aldırıp Kendine yazık mı ediyorsun Başarılar dileyen hayatına Son bir veda busesini Çok mu görüyorsun?
Doğum günü kutlandı çoktan geçen senelerin Yeniden dönüşünün gerçekliğine hala alışamadıysan Bir zindana hapsolup Kendine yazık ettiğin o güzelim günleri hatırla Umut,daracağında sallanırken kurtarmaya çalışma
Gözlerinde, pişmanlık okyanuslarında boğulup Neyi yad ediyorsun Zaman bu kadar drama sahnelerde oynatırken seni Neye sitem ediyorsun
Eskimiş bir şehrin yokuşlarından çıkarken Düşürdüğün ve bir daha bulamayacağın gençliğinin Karanlık sokaklarına girerken Bir dalgınlık alır gider seni uzak iklimlere Ve sen o anda sen olmak istemezsin
|
|
|
22 Eylül 2008 Pazartesi
20:11:07
|
|
|
hımmmmmm ne duruyoruz piyangonun çıkmasını bekliyorum ben elvan...   Valla yorum için ben geride kalmayı yeğlerim saolun...  
|
|
|
22 Eylül 2008 Pazartesi
21:15:56
|
|
|
Ah gülümsemeyi öğretecek biri olmadıki yanımda diyecem sende gül deyercn bak naıl olayo deyecen bende deyecemki güldümde ne oldu deyecem sende tekrar dene deyecen bende olmayo deyi güleyimde tekrara başım ağrısın demi deyip cevabını bekleyecem.ç..     
|
|
|
22 Eylül 2008 Pazartesi
21:18:25
|
|
|
Elvaaaaaaaaaan ısrarda kararlımısın anacım
|
|
|
22 Eylül 2008 Pazartesi
21:21:47
|
|
|
elvan onur karamsar olmak için elinden geleni yapıyor
|
|
|
22 Eylül 2008 Pazartesi
21:24:58
|
|
|
ne diyelim
|
|
|
22 Eylül 2008 Pazartesi
21:25:54
|
|
|
aminnnnnnnn............  
|
|
|
22 Eylül 2008 Pazartesi
22:46:14
|
|
|

Aşk bir şiire benzer yüzyıllardır yazılan her mısrası seni seviyorum olan
Aşk bir nehire benzer damarlarda dolaşan sevgiyle dolup taşan
Aşk bir ateşe benzer tüm bedeni kaplayan teni yakmayan
Aşk bir hastalığa benzer devası bulunmayan insanı divaneye çeviren
Aşk bir gökkuşağına benzer hayatın en güzel renkleriyle insanı saran gözleri bin bir renge boyayan
Aşk bir çiçeğe benzer yaz kış solmayan koklamaya doyulmayan
Aşk bir şaraba benzer dudakları kurutmayan sarhoşluğu uyutmayan
Aşk bir ışığa benzer gözleri kamaştıran kalpleri kaynaştıran
Aşk bir suya benzer içmeye kanılmayan bakmaya doyulmayan
Aşk bir sese benzer gece gündüz çağıran seviyorum diye bağıran
Aşk bir rüyaya benzer gözleri terk etmeyen gece gündüz gitmeyen
Aşk bir yolculuğa benzer mutluluğun zirvesine gidilen uğruna dünya terkedilen
|
|
|
23 Eylül 2008 Salı
01:23:33
|
|
|
vurdu hazanın ve düştü benden yüreğimde biriktirdiğim adını umut koyduğum su damlalarım... sert esti rüzgarın adına ayrılık dedin böldü gövdemi ortadan ikiye döküldü aşka dair tüm yapraklarım... dayanılmaz ayazın dallarımı çatlattı adını sadakat koyduğun yalancı baharın... ve devrilişini izledin fidanken aşkla suladığın koca çınarın...
|
|
|
Masal perisi (karaağaç)
4940
|
|
23 Eylül 2008 Salı
17:11:47
|
|
|
Aşk bir şaraba benzer dudakları kurutmayan sarhoşluğu uyutmayan
|
|