Gönderen | Mesaj |
|
17 Ocak 2008 Perşembe
16:24:27
|
|
|
Bağ
tüm sevdiklerimi bir torbaya doldurdum giderken geride hiçbir şey bırakmadım sanıyordum meğerse torbam delikmiş her adımda biraz daha eksilmişim her köşe başı birer süzgeç elene elene sonbaharda yaşlanan ağaç gibi dallarım vardığımda bulduklarım bulamadıklarım ne varsa aradığım elimde delik heybem yol yarım...
oysa ki sıkıca bağlamıştım ağzını torbamın (heybemin) saçılıp kaybolmasınlar diye gideni hangi gemici düğümü tutardı hangi mukavva hangi deri ve anladım bağ tutmazdı ayrılıklar.
|
|
|
24 Ocak 2008 Perşembe
17:47:18
|
|
|
tolga bey tebrıkler cok guzel yazmıssınız herkesın hayatı boyunca tattıgı duyguları tercume etmısınız tekrar tebrıkler
|
|
|
24 Ocak 2008 Perşembe
22:42:35
|
|
|
Çok anlamlı tolga
|
|
|
25 Ocak 2008 Cuma
11:02:27
|
|
|
teşekkür ederim ancak yazarı ben değilim sadece aktardım bu sayfaya beğendiğinize çok sevindim ,,,
|
|
|
1 Şubat 2008 Cuma
09:46:49
|
|
|
Senin dudakların pembe Ellerin beyaz Al tut ellerimi bebek Tut biraz!
Benim doğduğum köylerde Ceviz ağaçları yoktu Ben bu yüzden serinliğe hasretim Okşa biraz!
Benim doğduğum köylerde Buğday tarlaları yoktu Dağıt saçlarını bebek Dağıt biraz!
Benim doğduğum köylerde Akşamları eşkiyalar basardı Ben bu yüzden yalnızlığı sevmem Konuş biraz!
Benim doğduğum köylerde İnsanlar gülmesini bilmezdi Ben bu yüzden böyle naçar kalmışım Gül biraz!
Benim doğduğum köylerde Kuzey rüzgarları eserdi Hep bu yüzden dudaklarım çatlaktır Öp biraz!
Sen Türkiye gibi aydınlık ve güzelsin Benim doğduğum köylerde güzeldi Sende anlat doğduğun yerleri Anlat biraz!
Cahit Külebi
|
|
|
1 Şubat 2008 Cuma
09:47:40
|
|
|
Akşamlar Hey Akşamlar
Kim esir değildir Kendi içerisinde? Akşamlar hey akşamlar!
Doğmasaydım eğer O küçük şehirde Kim böyle boş gezer, Yüzer gibi olur, Bir koca nehirde?
Yorgunluk hey yorgunluk! İnatçı yorgunluk! Dalgın bir yüz kadar Tozlu ayakkabılar. Yorgunluk hey yorgunluk!
Cahit Külebi
|
|
|
1 Şubat 2008 Cuma
09:48:49
|
|
|
İstanbul
Kamyonlar kavun taşır ve ben Boyuna onu düşünürdüm, Kamyonlar kavun taşır ve ben Boyuna onu düşünürdüm, Niksar`da evimizdeyken Küçük bir serçe kadar hürdüm.
Sonra âlem değişiverdi Ayrı su, ayrı hava, ayrı toprak. Sonra âlem değişiverdi Ayrı su, ayrı hava, ayrı toprak. Mevsimler ne çabuk geçiverdi Unutmak, unutmak, unutmak.
Anladım bu şehir başkadır Herkes beni aldattı gitti, Anladım bu şehir başkadır Herkes beni aldattı gitti, Yine kamyonlar kavun taşır
Fakat içimde şarkı bitti.
Cahit Külebi
|
|
|
1 Şubat 2008 Cuma
09:54:07
|
|
|
Adın ``yokluk`` olsun senin; ``yokluk`` bilinmezlik doludur;içinde tükenmişlik olmaz ``yokluk`` hayal doludur,asla umutsuzluk kokmaz ``yokluk`` var etme adına verilen savaştır,mücadeleden yılmaz ``yokluk`` özlem kokar,umarsızca harcanmaz ``yokluk`` sahip olunamayandır;bulununca kaybedilmez ve, zaten yoktur ``yokluk``,kaybedince öldürmez...
|
|
Mesaja cevap yazmak için gruba üye olmanız gerekmektedir.
|