GERÇEK DOSTLUK > Mesaj Panosu > BAĞ

BAĞ


GönderenMesaj

Tolga (Tolgakara)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
1235
17 Ocak 2008 Perşembe 16:24:27
Bağ

tüm sevdiklerimi bir torbaya
doldurdum giderken
geride hiçbir şey bırakmadım sanıyordum
meğerse torbam delikmiş
her adımda biraz daha eksilmişim
her köşe başı birer süzgeç
elene elene
sonbaharda yaşlanan ağaç gibi dallarım
vardığımda bulduklarım bulamadıklarım
ne varsa aradığım
elimde delik heybem
yol yarım...

oysa ki sıkıca bağlamıştım ağzını
torbamın (heybemin)
saçılıp kaybolmasınlar diye
gideni hangi gemici düğümü tutardı
hangi mukavva
hangi deri
ve anladım bağ tutmazdı ayrılıklar.

Naz (nzaz)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
1052
24 Ocak 2008 Perşembe 17:47:18
tolga bey tebrıkler cok guzel yazmıssınız herkesın hayatı boyunca tattıgı duyguları tercume etmısınız tekrar tebrıkler

Abdullah (candaş)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
2062
24 Ocak 2008 Perşembe 22:42:35
Çok anlamlı tolga

Tolga (Tolgakara)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
1235
25 Ocak 2008 Cuma 11:02:27
teşekkür ederim ancak yazarı ben değilim sadece aktardım bu sayfaya beğendiğinize çok sevindim ,,,

Tolga (Tolgakara)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
1235
1 Şubat 2008 Cuma 09:46:49
Senin dudakların pembe
Ellerin beyaz
Al tut ellerimi bebek
Tut biraz!

Benim doğduğum köylerde
Ceviz ağaçları yoktu
Ben bu yüzden serinliğe hasretim 
Okşa biraz!

Benim doğduğum köylerde
Buğday tarlaları yoktu
Dağıt saçlarını bebek
Dağıt biraz!

Benim doğduğum köylerde
Akşamları eşkiyalar basardı
Ben bu yüzden yalnızlığı sevmem
Konuş biraz!

Benim doğduğum köylerde
İnsanlar gülmesini bilmezdi
Ben bu yüzden böyle naçar kalmışım
Gül biraz!

Benim doğduğum köylerde
Kuzey rüzgarları eserdi
Hep bu yüzden dudaklarım çatlaktır
Öp biraz!

Sen Türkiye gibi aydınlık ve güzelsin
Benim doğduğum köylerde güzeldi
Sende anlat doğduğun yerleri
Anlat biraz!


Cahit Külebi

Tolga (Tolgakara)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
1235
1 Şubat 2008 Cuma 09:47:40
Akşamlar Hey Akşamlar

Kim esir değildir
Kendi içerisinde?
Akşamlar hey akşamlar!

Doğmasaydım eğer
O küçük şehirde
Kim böyle boş gezer,
Yüzer gibi olur,
Bir koca nehirde?

Yorgunluk hey yorgunluk!
İnatçı yorgunluk!
Dalgın bir yüz kadar
Tozlu ayakkabılar.
Yorgunluk hey yorgunluk!

Cahit Külebi

Tolga (Tolgakara)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
1235
1 Şubat 2008 Cuma 09:48:49
İstanbul

Kamyonlar kavun taşır ve ben
Boyuna onu düşünürdüm,
Kamyonlar kavun taşır ve ben
Boyuna onu düşünürdüm,
Niksar`da evimizdeyken
Küçük bir serçe kadar hürdüm.

Sonra âlem değişiverdi
Ayrı su, ayrı hava, ayrı toprak.
Sonra âlem değişiverdi
Ayrı su, ayrı hava, ayrı toprak.
Mevsimler ne çabuk geçiverdi
Unutmak, unutmak, unutmak.

Anladım bu şehir başkadır
Herkes beni aldattı gitti,
Anladım bu şehir başkadır
Herkes beni aldattı gitti,
Yine kamyonlar kavun taşır

Fakat içimde şarkı bitti.


Cahit Külebi

Tolga (Tolgakara)
Bu kişi şu an çevrim dışı.
1235
1 Şubat 2008 Cuma 09:54:07
Adın ``yokluk`` olsun senin;
``yokluk`` bilinmezlik doludur;içinde tükenmişlik olmaz
``yokluk`` hayal doludur,asla umutsuzluk kokmaz
``yokluk`` var etme adına verilen savaştır,mücadeleden yılmaz
``yokluk`` özlem kokar,umarsızca harcanmaz
``yokluk`` sahip olunamayandır;bulununca kaybedilmez
ve,
 zaten yoktur ``yokluk``,kaybedince öldürmez...